4 Eylül 2014 Perşembe

Emboli Geçirdiğini Duyunca Ambole Olmak :)

En son nerede kaldığımızı hatırlarsanız, yapılan tetkikler sonucu, üzerimde jilet gibi kurumsal ofis kıyafetlerimle şöyle bi' uğradığım acil servisten, hemen hastaneye yatırılmam gerekince, geçirdiğim şoktan sonra, eve gidip eşyalarımı ayarlayıp, öyle geri gelmek istemiştim. Ama artık sorumluluk onlarda olduğu için doktorlar, bir daha geri gelmeyeceğimden ve bana bir şey olursa işin başlarına kalacağından çekindiler herhalde ve bana "Hastaya ölüm riski bilgisi verildi, ancak tedaviyi kabul etmiyor" diye bir belge imzalatarak, buna bile ancak öyle müsamaha ettiler. 

A-Aaaa ne çok sevdiler beni.. Ayrılamıyorlar valla:)

Sakin olmaya çalışmakla birlikte, evden uygun kıyafetler, yastık, havlu, nevresim gibi şeyler ve bazı gerekli ufak tefek eşyalarımı toparlayıp, döndük yine kuzu kuzu hastaneye:)


Ce-e! Bakın, ben geldiiim:)

Gelir gelmez Göğüs Hastalıkları bölümüne acilden sevkedildim ve bize 5 yataklı bomboş bir oda açıldı. Ooo hadi bakalım:) 

Ne olursa olsun, bu floresan ışıklı, ilaç kokulu, sevimsiz hastane ortamlarından, oldum bittim çok korktuğum için, onların vereceği hiç bir şeye dokunmak bile istemiyordum.

pulmoner-emboli-akcigere-pihti-atmasi
Pışşşıığııık! Ben böyle iyiyim. Çıkmam bana ne! :)

Derken o sabaha karşı saatlerde uykulu halde bir hemşire geldi ve tansiyon, nabız filan ölçtükten sonra, hemen karından kan sulandırıcı bir iğne yapması gerektiğini söyledi. Amanın! :(

Çocukluğundan itibaren Doktor olmak isteyen ve beyaz önlüğünün yakasına "Ordinaryus Profesör" yazdıracağı günlerin hayalini kuran bir idealistken, 13-14 yaşlarımda ilk defa kan grubumun öğrenilmesi gerektiğinde, bir hemşirenin gelip parmağımın ucuna "hart!" diye bir iğne batırmasıyla, çıkan kan damlasını gördüğüm anda, kendimden geçip, 1 saat ayaklarımın altına yastıklar konularak şok pozisyonunda dinlendirildikten sonra gözlerini açan biri olarak, maalesef bu hayalim suya düşmüş ve Mimar veya Mühendis olmaya sempati duymaya başlamıştım :)

pulmoner-emboli-akcigere-pihti-atmasi

"Hayaller Paris... Gerçekler Eminönü" sözü buraya fena gitmedi sanki:)

Zaten ilkokulda da aşı günlerinden çok tırsardım. Sıraların masaların üzerinde bir ben bir de Kemal diye bir çocuk, iğnecilerden kaçar, en sonunda ağlaya zırlaya, o bir kere kaynatılıp, tüm sınıfta 25-30 kişiye tek tek saplanıp durmuş aynı iğne ile aşı olurduk salya sümük halde... O zamanlar herkese ayrı enjektör nerdeeee? Sene 1900 lü yıllar hehehe:))) Salaklık işte, onu mu düşünüyor insan o yaşında... Kaçtığım yanıma kardır diye bakıyor.

Anlayacağınız benden zaten doktor olmayacağı belliydi de, şimdi artık büyümüş de olsam, karnımdan iğne yapılması hiç hoşuma gitmemekle birlikte "aman canım bir seferlik katlanacağız artık" diye ses etmedim.

Uyku mahmuru hemşire tüm sevencenliğiyle (!) yine "Hart!" diye karnıma iğneyi soktu ve yakıcı ilacı sıktı. İlk şoku atlatmam zaman aldı:) "Neyse ki geçti gitti bitti çok şükür" dedim...


pulmoner-emboli-akcigere-pihti-atmasi
Başka iğne yok, değil mi abla?

Bir kaç saat sonra, artık sabah olduğunda da beni ambulansla alıp, başka binada ilaçlı Toraks BT denilen bir alete soktular. Sonuç çıktığında akciğerlerimin bir kısmının artık beslenemeyip, tıkandığı ve çalışmaz hale geldiği ve ciddi ciddi "Pulmoner Emboli" geçirdiğim maalesef kesinleşmiş oldu. 

Bu sefer de bu tarz durumlarda pıhtının en çok atma riski bulunan yer olan bacaklardaki damarlara bakıp, hala orada da bir tıkalılık durumu var mı diye kontrol etmek için Doppler çekiyorlarmış. Hadi onu da yaptırdım ama hiç bir yerde bir şey bulamadılar.

Gülmek için yaratılmış, gözlerde yaşlar niye?
Koşup oynamak için yaratılmış şu sütün gibi bacaklarda, Doppler cihazları niye? :))

Nereden geldi, nereden koptu da akciğerimdeki damarları tıkadı bilemedik anlayacağınız bu edepsiz davetsiz misafirin...

Sonra döndük yine odamıza... Eee şimdi neler olacaktı bakalım:)

"Arkası yarın" deme vakti gelmiş yine, tüh bak görüyor musunuz? :) Bekleyin beni anacım, daha ne keyifli(!) maceralar var sırada:)

3 yorum:

  1. Yanıtlar
    1. Ah Belgin hanımcım, nası becerdiysem bir şekilde yazdığınız yorumun içeriği silindi. 2 kere pıhtı atma tehlikesi geçirip, sonunda By-pass ameliyatı olduğunuzu yazmıştınız oysa.. Valla hayatta her şey bizler için. Ne diyeyim? Hayatında ağzına sigara sürmemiş biri olarak geldi 7 sene önce bir bel fıtığı ameliyatı sonrası, bizi de buldu işte... Çok çok geçmiş olsun size de! Sevgilerimle:)

      Sil
    2. önemli değil tekrar geçmiş olsun

      Sil